Cruise’un büyülü dünyası içine çekilmeye hazırsanız, son zamanların en popüler cruise destinasyonları arasından kendinize en uygununu seçme vakti geldi demektir.
AKDENİZ
Hem Türk hem de Avrupalı turistlerin vazgeçilmez cruise destinasyonlarından biri olan Akdeniz, sakin, isteğinize göre kısa veya uzun olabilen ama her zaman bol kültür ve doğal güzelliklerle dolu bir seyahat vadediyor. Bir Akdeniz cruise’una çıkmaya karar verdiğinizde, önünüzde birkaç seçenek beliriyor; doğu mu batı mı? Hangi rotada ilerlemek istediğiniz çok önemli. Akdeniz dünyanın en büyük iç denizi ve bu yüzden de denize kıyısı olan tüm şehirleri tek bir turda görmeniz mümkün değil. Bu yüzden doğu ve batı olarak ikiye ayrılan cruise’larda, seyahat etmek istediğiniz şehirleri göz önünde bulundurarak tercihinizi yapmanız gerekiyor.
Batı Akdeniz turları, genelde Barselona, Palma, Cenova veya Roma’daki Civitavecchia Limanı’ndan demir alır. Rotasında ise Valencia, Malaga, Cebelitarık, Cadiz, Mallorca ve Balear Adaları yer alır. Akdeniz’in en sıcak kıyılarında dolaşan Batı Akdeniz cruise’larında İtalya ve İspanya’nın deniz-kum-güneş üçlüsünü ayaklarınıza seren şehirlerini görme şansınız da var. Ben daha kültür dolu bir tur isterim diyenlerin tercihi ise Doğu Akdeniz’den yana olmalı. Akdeniz turları içinde en çok tercih edileni ise Cenova’dan başlayıp; Napoli, Tunus, Sicilya, Barselona ve Marsilya’yı da gezmenizi sağlayan cruise paketidir.
İSKANDİNAVYA & BALTIKLAR
Baltıklar, Kuzey Avrupa’da Baltık Denizi, Kattegat Körfezi, Skagerrak Körfezi’ni içine alan kesimdir ve İsveç, Finlandiya, Rusya, Estonya, Letonya, Litvanya, Polonya kuzeydoğu Almanya ile doğu Danimarka Baltık ülkeleri olarak bilinir. Büyüleyici tarihi ve kültürel siteler bu muhteşem bölgenin en etkileyici yönüdür. Baltıklar cruise’larındaki kara gezilerinde ise, yolcuları müzeler, saraylar, kaleler ve harika kiliseler bekler. Riga ve Tallinn gibi Baltık başkentlerinin Arnavut kaldırımlı sokakları ve ortaçağ mimarisine sahip yapıları, Baltıklar’ın en ilgi çekici detaylarından. Rusya’da, St. Petersburg’un efsanevi Hermitage Müzesi dünyanın en iyi müzelerinden biri kabul edilir ve ziyaretçilerine harika zamanlar vadeder. Kuzey’in Venedik’i denilen Stockholm ve güzel Helsinki ise kuzey ülkelerini ve halkını yakından tanıma şansı sunar. Bölgenin soğuk havalarla mücadelesi malum olduğundan, Baltık cruise’ları için en uygun dönem Mayıs-Eylül ayları arasıdır. Çoğu Baltık gemi turu Londra,
Kopenhag ve Stockholm gibi önemli şehirlerden başlar ve her şehir ayrı ayrı kültürel ve tarihi güzellikler ile otantik veya İskandinav ülkelerinde olduğu gibi çağdaş alışveriş seçenekleri sunar.
NORVEÇ FİYORTLARI
Doğa düşkünüyseniz, dünyanın en unutulmaz yolculuklarından birini sunan Norveç Fiyort şehirlerine yapılan cruise’lar, sizi büyüleyecek. Turların ağırlıklı olarak başladığı, Danimarka’nın Kopenhag şehri, Türk yolcular için ideal bir kalkış limanı. Kopenhag çıkışlı turlarda; Bergen, Oslo, Flam Geiranger limanlarına uğruyorsunuz. Bazı turlar ise pek çok turun mutlaka uğradığı veya demir aldığı, İngiltere’nin Southampton limanından başlıyor.
Southampton çıkışlı turlardan birinde yer ayırttıysanız şanslısınız demektir. Çünkü bu rotada, Kopenhag’ın aksine çok daha fazla ve güzel yer görebilirsiniz. Norveç’te Alselund, Kristiansud, Honningsvaag, Trondheim, Hellesuit, Geiranger, Bergen ve Stavanger gibi yerlere gitme şansı elde edebilirsiniz. Her iki rotanın da en romantik şehri Bergen’ken,
Honningsvag ise muhteşem bir fiyort şehri ve Avrupa’nın en kuzeydeki şehri olarak öne çıkıyor. Norveç Fiyortları cruise seyahati, genellikle Almanya’nın Kiel şehrinden başlar ama ara şehirlerden gemiye katılarak da aynı parkuru bindiğiniz şehirde tamamlayabilirsiniz. Tabii müsaitliklerin elverdiği ölçüde.
KANARYA ADALARI
Afrika açıklarında, İspanya’ya bağlı sekiz volkanik takımadadan oluşan Kanarya Adaları’na eski dönemlerde Romalılar Şanslı Adalar diyorlarmış. Muhteşem doğası, siyah kumlu plajları ile harika manzaralar sunan Kanarya Adaları, ayrıca her çeşit vahşi yaşama da ev sahipliği yapar. Avrupa ve Afrika kuşları, sürüngenler ve sonu gelmeyen sualtı dünyası çeşitliliği, burayı unutulmaz bir tatil ve keşif destinasyonuna dönüştürüyor.
Cruise dünyasında adını duyurmadan önce de Avrupalıların favori tatil yerlerinden olan Kanarya Adaları, modern Avrupai tatil anlayışı sayesinde artık gemi turlarında da sıkça karşımıza çıkıyor. Adalarda gezebileceğiniz ulusal parklar, doğal rezervler, çarpıcı doğal yaşamın yanı sıra, harika plajlar da ailenin her bireyini memnun etmek için bekliyor. Ama bu özel adaların sundukları sadece plajlar ve doğal hayatla sınırlı değil. Yıl boyu ziyaret edilebilen Kanarya Adaları cruise’ları genelde 10-14 gün sürüyor. Roma veya Barselona gibi Avrupa’nın popüler şehirlerinden kalkan gemiler; Fas’ta Kazablanka, Portekiz’de Funchal, Tenerife, Malaga, Roma gibi şehirleri ziyaret ediyor.
EGE-ADRİYATİK
İtalya, Yunanistan, Hırvatistan… Ege’nin en nadide incilerini Ege & Adriyatik gemi turlarıyla keşfetmeniz için önünüzde hiçbir engel yok. Antik dünyanın engin sanat, tarih ve kültür denizine dalabileceğiniz Ege & Adriyatik turlarında, Avrupa’nın yüzyıllardır güzel kalmayı başarmış şehirlerini görebiliyorsunuz. Hırvatistan’da Dubrovnik, İtalya’da Venedik ve Bari ile
Yunanistan’da Katakolon limanları, hem güneş sevdalılarına hem de kültür meraklılarına hitap ediyor. Çoğu zaman Ege & Adriyatik gemi turlarına Akdeniz’e kıyısı olan şehirlerin ve
Yunan Adaları’nın katıldığı da görülebiliyor. Yedi gece sekiz gün süren Ege & Adriyatik turlarının büyük çoğunluğu İstanbul veya İzmir çıkışlıdır, Ege Denizi boyunca pek çok kültür kokan limana uğrar. Yolculara hem bu şehirleri yakından görme, Orta Çağ’ın görkemine şahit olma hem de dünyanın en güzel şehirlerinde alışveriş yapma imkânı sunar.
AİLE BOYU CRUISE
Herkesin merak ettiği soruyu sorduk; Çocuklarla gemi turu olur mu? Onlar da bize kendi çocuklarıyla çıktıkları cruise seyahatlerini ve gemi turlarının ayrıcalıklarını anlattı!
Çoğu kişi gelir bize sorar; “Çocuklarla gemi turu olur mu?” diye. Olur, hem de çok güzel olur. Benim de yedi ve 17 yaşlarında iki kızım var ve en azından yılda bir kez, tatilimizi cruise gemisinde geçiriyoruz. Herkesi memnun eden bir konsept olduğu için, ailemizin her bireyi bu tatilden memnun kalıyor. Gemilerin neredeyse hepsinde çocuk kulüpleri var ve değişik yaş gruplarına göre aktiviteler düzenliyorlar. Örneğin; yedi yaşındaki kızımı, tur donuşu akşam saatlerinde gemideki yetkililere teslim ettiğimde, gece bizim yanımıza dönene kadar birçok aktiviteye katılmış, eğlenmiş oluyor. Pizza yapıyorlar, diskoda dans ediyorlar, spor yapıyorlar, resim atölyeleri oluyor, kostümlü partilere katılıyorlar, yani çocukların ilgisini çekecek pek çok aktivite yapıyorlar. O keyfine bakarken, eşimle ben de baş başa vakit geçiriyoruz.
Ayrıca, limanlarda da tura çıkarken çocuklarını gemideki kulüplere bırakan pek çok aile oluyor. Biz Türkler buna pek sıcak bakmasak da yabancı aileler bu hizmetten doyasıya faydalanıyor. Hem gezip gördükleri yeri anlayacak kadar büyümemiş çocukları için ekstra tur parası ödemiyorlar, hem de çocuklarına diğer yaşıtlarıyla birlikte eğlenme şansı sunuyorlar. Cruise gemisindeyken, büyük kızımı ise pek göremiyoruz. Çünkü o da 14-17 yaş grubu için düzenlenen aktivitelere katılmayı tercih ediyor. Bizim için geminin en büyük avantajı, gemiden giriş ve çıkışlar izinli olduğundan, çocukların gemiden tek başlarına inme şanslarının olmaması. Yani çocuklar kayboldu derdi ortadan kalkıyor, mutlaka geminin içinde bir yerlerde oluyorlar. Büyük kızım istediği gibi spor merkezinden yararlanıyor, havuz ve jakuzilerin keyfini çıkarıyor, kendi yaş grubuna özel diskoda eğleniyor. Genç diskolarında alkollü içki yerine, gençlere sadece meyve kokteylleri servis edildiğinin de altını çizelim.
YETİŞKİNLERE RAHATLIK
“Siz çocuklar yokken neler yapıyorsunuz?” diye sorarsanız, cevabımız hazır; huzur içinde dinleniyoruz. Hem çocuklarınızla tatile çıkmak, hem de eşinizle baş başa kalabilmek, muhteşem bir fırsat. Kendinize ayırdığınız bu zaman diliminde, çocuklar ne olacak derdi olmadan dilediğiniz aktiviteye katılmak konusunda özgür oluyorsunuz. İsterseniz spor yapıyorsunuz, isterseniz de kamaranızın balkonunda kitap okuyorsunuz. Gemide çocuklara olduğu kadar, yetişkinlere göre de pek çok eğlence seçeneği var. Gündüz ve gece değişik saatlerde her yaş grubuna göre birçok alternatif sunuluyor. Tercihinize göre dans dersleri alabilir, daha önce almış olduğunuz derslerde öğrendiklerinizi pistte uygulayabilir, geminin düzenlediği şovları seyredebilir, takım veya bireysel spor aktivitelerine katılabilir, müzik dinleyebilir, casinoda şansınızı deneyebilir, hatta alışveriş bile yapabilirsiniz. Elbette bunlar hepsi değil, her geminin kendine özel sürprizleri oluyor.
Cruise seyahatleriyle ilgili bize sorulan en önemli şey ise kabinlerin çocuklu ailelere yetecek kadar büyük olup olmadığı. Evet, gemi kabinleri otel odaları kadar büyük değildir çünkü en ergonomik ve ekonomik şekilde planlanmışlardır. Gemilerde genelde dört farklı kabin tipi bulunur. Bunlar iç-dış-balkonlu ve süit kabinlerdir, her kabin tipinde uçlu ve dörtlü yatak seçenekleri bulunmakla beraber, sayıları kısıtlıdır. Bundan dolayı gemilerde ilk olarak bu tip kabinler dolar. Yani dörtlü bir kabin düşünüyorsanız, erken davranmanız gerekiyor. Üçüncü veya dördüncü yolcu kabul edilen çocuklar, 18 yaşa kadar sadece gemi vergisi ödediğinden dolayı, MSC ve Costa gibi İtalyan gemi firmalarında yetişkinlerin yarı fiyatı kadar ödeme yaparlar. Bundan dolayı birçok aile çocukları ile beraber kalmayı tercih eder. Yolcular, bu tercihi yaparken iki şekilde düşünür: Ya “Gemi içinde pek çok aktivite olduğundan dolayı, gün dolu dolu geçiyor. Odaya yatmadan yatmaya gireceğiz, o zaman en ekonomiğini seçelim,” derler ya da balkonlu kabinin keyfini bilip, kendilerini şımartmak ister,
“Olmuşken, tam olsun,” diyerek balkonlu kabin seçenler…
NEREYE GİDELİM?
Çocuklarla seyahat edeceksek, Akdeniz en uygun tercih. Havanın sıcaklığı, gemi havuzları ve denize girme imkânı çocuklar için cazip. Eğer gençlerden bahsediyorsak, yelpazenin içine Baltıklar ve Norveç Fiyortları’nı da katabiliriz. Norveç Fiyortları’na gidilecekse, cruise ilk tercihiniz olmalı. Bu şekilde hem bölgeyi daha iyi tanırsınız hem de daha uygun fiyata seyahat etme şansı yakalarsınız. Yine de, çocuklu veya çocuksuz, nereye giderseniz gidin, mutlaka erken rezervasyon tarihleri içerisinde karar verip turunuzu satın almanızda fayda var.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder